Aksu Akarsuyu Hangi İlimizdedir?
Bazen bir yer, bir nehir ya da bir akarsu, sadece coğrafi bir anlam taşımaz. Onlar, yılların birikimiyle, içinde biriktirdiği anıları, duyguları taşır. Kayseri’de, şehri doğasıyla tanımaya çalışan, her köşesine bir anlam yüklemeye çalışan genç bir insan olarak, Aksu Akarsuyu’nu bir anlamda bulmaya çalışırken de tam olarak böyle hissetmiştim.
O gün, nehirle ilk karşılaştığımda içimde bir heyecan vardı. Belki de şehri daha yakından tanımanın yoluydu bu; belki de her zaman kaybolan bir parçamı bulacaktım. Ama bu yolculuk, her şeyin beklediğim gibi olmayacağı bir başlangıçtı.
İçimdeki Beklenti: Aksu Akarsuyu’nu Keşfetmek
Günlerden bir gün, sabahın erken saatlerinde Kayseri’nin sokaklarında yürüyordum. Havanın serinliği, yavaşça güneşin yükseldiği bir sabaha doğru kayıyordu. O sabah, nehir kenarına gitmeye karar verdim. Bir süre önce, Aksu Akarsuyu’nun Kayseri’nin batısındaki bir yerden aktığını duymuştum. İşte o an, kafamda bir soru belirdi: “Aksu Akarsuyu hangi ilimizdedir?” Bu soru kafamda dönüp duruyordu.
İçimdeki duygusal okuma, bu nehri keşfetmek için tam zamanımdı. Belki de nehir, tıpkı ben gibi bir yerlere doğru aktığı yolda kaybolmuştu. Kendi iç yolculuğumda kaybolurken, onun da bir şekilde yolunu bulmasını istiyordum. Belki de bu yüzden, nehir kenarına doğru adımlarımı atarken o kadar heyecanlıydım. Her şeyin başlangıcı gibi hissetmiştim.
Yolda Karşılaştığım Hayal Kırıklığı
Yolculuk başlamadan önce, her şeyin mükemmel olacağını hayal ettim. Zihnimde, Aksu Akarsuyu’nun berrak sularında kendimi bulacak, huzur bulacak ve o akarsuyun beni taşıyan derinliğine gömülecektim. Ancak, kaybolan bir parçam vardı. Gözlerim yolda bir şeyler ararken, zihnimdeki beklentiler de birer birer eriyordu.
Yola çıktığımda Kayseri’nin ara sokaklarında kaybolmadım. Fakat o kadar çok insan vardı ki, kalabalıklar içimi daraltmaya başlamıştı. Aksu Akarsuyu’na dair bir şeyler görmek için yürüdüğüm bu yolda, kaybolan beklentim beni yine hayal kırıklığına uğratıyordu. Nehrin etrafındaki doğal manzarayı hayal ediyordum ama karşıma çıkan sadece beton, kalabalık ve hızla geçen arabalar oldu.
Bir süre sonra, doğru yolu bulamadım. Hedefimi kaybetmiş gibi hissediyordum. İçimde bir burukluk vardı. Nehrin tam olarak nereye aktığını bilmiyor, sadece bir kaybolmuşluk duygusuyla yavaşça adım atıyordum. Aksu Akarsuyu’nu bir kez daha bulma isteğiyle devam ettim ama hala her şey belirsizdi.
Bir An, O Berrak Suya Yaklaştığım An
Bir süre sonra, kafamdaki dağınıklık biraz daha azalmıştı. Bir süre sonra fark ettim ki, Kayseri’nin kenar mahallelerinden birinin köy yollarına yakın bir yerdeyim. O an, bir anda o berrak suyu görmek için her şeyin ne kadar değerli olduğunu fark ettim. Aksu Akarsuyu’nun bulunduğu yerin tam olarak nasıl bir manzara sunduğunu düşündüm. Kendimi o akarsuya doğru çekilirken buldum.
Ve sonra, birkaç adımda önümdeki su birikintisini gördüm. Evet, işte karşımda Aksu Akarsuyu vardı. Tam olarak beklediğim gibi değildi belki, ama her şeyin bir araya geldiği anı işte o suyu gördüğümde hissettim. İçimdeki insan, bu anın duygusallığını çok derinden hissetti. Aksu Akarsuyu’nun bulunduğu yerin derinliği, aslında çok daha fazla şey anlamına geliyordu.
Umut ve Yeniden Başlama
O an gözlerim suya dalarken, içimde başka bir şey daha fark ettim. Hayal kırıklığıyla başlayan yolculuk, umudu yeniden bulmamla sonlanmıştı. Nehir, tıpkı benim gibi, başlangıçta bir kaybolmuşluk hissi taşıyordu. Ama sonunda bulmuştu yolunu. İşte o zaman, içimdeki umut yeniden yeşermeye başlamıştı. Her kaybolan şeyin, sonunda bir yolu vardır, dedim. Aksu Akarsuyu’nun suları gibi, biz de yolumuzu buluruz.
Aksu Akarsuyu, Kayseri’nin merkezinden çok uzak bir yer değil aslında. Ama o kadar çok şeyin üst üste geldiği bir şehirde, bazen nehirlerin bile kaybolduğunu hissedebiliyorsunuz. Ama işte, o berrak suyu bulmak, gerçekten tüm bu yolculukların bir anlam taşımasını sağladı.
Sonuç: Aksu Akarsuyu’nun Hikâyesi
Ve evet, sonunda Aksu Akarsuyu’nun hangi ilimizde olduğunu öğrendim. Kayseri’nin batısında akıyor. Ama bu keşif, sadece coğrafi bir bilgi değil; her nehrin, her akarsuyun kendi hikâyesi vardır. Kayseri’nin, nehirlerin sakladığı derinlikteki hikâyelerini, her bir kaybolan anıyla yeniden bulmak mümkün. Bu yazıyı yazarken, her şeyin başlangıcının ve her kaybolan şeyin sonunda bir yer bulduğunu hatırlıyorum. Çünkü bazen, kaybolmak da bir yolculuğun parçasıdır.